Ramazan kitapları


Bir arkadaş benden Ramazan kitabı sordu.

Aşırıya kaçmadan Ramazan, oruç ve şeker bayramı kavramları etrafında bir çocuk kitabı ismi istedi. Bir tanesi aklıma geldi.  Benim evdeki Ramazan atölyesi her sene kullanılmaktan lime lime oldu, iyidir yani.. 

Ne yazık ki Ramazan hakkında  iyi kitap pek karşıma çıkmadı. Iyi demekle kastım, dini bilgiden çok insanın ruhuna dokunan dayanan kitaplar aradığım. Aşırı dini olmadan aile ile birlikte olma ve manevi değerler etrafında dönen kitaplar her zaman baş tacımız.

Dindar bir kişi değilim. Ama anneanne terbiyesi gördϋğϋm, ve Ramazan anneannemin geldiği topraklarda (yedi göbek Eskişehir) muazzam önemli olduğu için, mϋbarek ayı ve Ramazan bayramını es geçemiyorum.  Gurbette Ramazan bayramını memlekettekinden daha cafcaflı bir şekilde kutluyorum diyebilirim. Gurbet kuşları olarak herkes kendini bir garip ve boşlukta hissediyor, tatile kaçamıyor, izin de alamıyor. Şu halde davet ettiğim bϋtϋn arkadaşlar geleneksel bayramlaşmama geliyorlar ve biz lokumlu, likörlϋ, kahveli, uzun kahvaltılı, şerbetli tatlılı bayramlar geçiriyoruz Hollanda’da..

Ramazan kitaplarına geri dönelim..

Ne demek istediğimi anlatmak için şöyle bir örnek vereyim.  Noel filmlerine bir göz atın. Her sene  illa ki en az iki Noel filmi çıkar. Hiçbiri Isa Aleyhisselamın hayatını anlatmaz. Mevzu iyilik yapmak, paylaşmak, hayır işlemek, aile değerleri, birlikte zaman geçirmek konularına değinir. Noel sezonu ile binlerce kitap var ve bir kısmı gerçekten iyi..  Muazzam Noel hikayeleri var, mesela Değnek adam bunlardan biridir. Mako Taruishi’nin (muhtemelen Tϋrkçeye çevrilmedi) Kış için sıcak bir sϋeter (Warme trui voor de winter) diye sıcakcık bir kitabı var. Bu tarz kitaplara Tϋrkçe’de ihtiyacımız var.


Ramazana ve bayrama hazırlıksız yakalanan arkadaşlar için çıktısını alıp çocuğunuza okuyabileceğiniz bayram hikayesi aşağıda..  Nineli, harçlıklı, bilyeli, şerbetli.. Bu kelimeleri çocuğunuza öğretmeyi unutmayın. Iyi okumalar..

Baran ve şeker bayramı

Bugϋn şeker bayramı. Ramazan ayı bitti.

Baran erkenden kalktı. Annesiyle bayram için aldıkları bayramlık pantolon, gömlek, ve ayakkabılarını giydi.

Ailecek ninesini ziyarete gidiyorlar.

Baran ninesinin ziyaretine gitmeyi çok seviyor.

Ninesi ona mendil, harçlık ve şeker veriyor. Baran ninesinin elini öpϋyor.

Halası Baran’a bir torba dolusu bilye hediye ediyor.

Baran bu hediyeye çok seviniyor.

Baran bilyeleri ile oynamak için parka gidiyor.

Parkta çok çocuk var. Onlar da bilye oynamak istiyorlar.

Baran parktaki çocuklarla bilye oynuyor. Ilk atılan bilyeye en yakın bilyeyi atan bϋtϋn bilyeleri kazanıyor.

Baran kazandığı bilyeleri torbasına koyuyor.

Baran bilye oynamayı çok seviyor.

Baran yorulunca ninesinin evine geri dönϋyor.

Ninesi ona içmesi için şerbet veriyor.
Baran ninesine kazandığı bilyeleri göstermek istiyor ama bilye torbasını bulamıyor.


Baran ‘Bilyelerim yok.’diye ağlamaya başlıyor.

Kapı çalıyor, içeri amcası, yengesi ve amcasının oğlu Galip giriyor.

Galibin elinde bir torba bilye var.

Galip gϋlerek  ‘Bakın yolda ne buldum.’ diyor.

‘Birisi kaybetmiş olmalı.

Birlikte bilye oynayalım mı Baran?’.

Comments

Popular posts from this blog